Buluşmalarda hangi talepler öne çıkıyor? 2025-03-11 09:13:08 AMED - "Barış ve Demokratik Toplum” buluşmalarına katılan yurttaşlar, devlette samimi adımlar atmasını ve yasal düzenlemelerin yapılmasını istiyor.  Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" sonrası birçok kentte halk buluşmalarına başladı. Sürecin toplumsallaşması hedefiyle yapılan toplantılar 16 Mart’a kadar devam edecek. Amed’de toplantıların startı Farqîn (Silvan) ilçesinde yapıldı.    Toplantıya katılan isimlerden Tayfun Dolan, barış taleplerinin yıllardır baskı ve saldırılarla bastırılmak istendiğini söyledi. Abdullah Öcalan’ın çağrısına atıfta bulunan Dolan, adım atma sırasının devlette olduğunu vurguladı. Dolan, "Suriye’yi bahane ediyorlar. Suriye’de 'kendilerini fes etsinler' diyorlar. Hayır, Önderlik (Öcalan) mesajında PKK’ye değiniyor, Suriye’ye değil. Bir de bu sorunu çözme konusunda sorumluluk Meclis'e düşüyor. Bu sorun meclise taşınmalı ve orada bir çözüme kavuşturulmalı. DEM Parti bu hafta siyasi partilerle görüşme gerçekleştirecek ve görüşmelerin olumlu geçeceğini umut ediyoruz” dedi.    ‘SAMİMİ BİR ADIM ATILMASINI BEKLİYORUZ’   Abdullah Öcalan’ın barış çağrısı yaptığına dikkati çeken Refik Yabancı, "Onun sözünü esas alıyor ve ona güveniyoruz. Süreç tartışmaları sürerken Türk medyalarına bakıyoruz; hep olumsuzluklardan ve şartsız koşulsuz PKK’nin silah bırakmasını öne sürüyorlar. Bu mümkün değildir. 48 yıldır bu mücadele bir hiç uğruna mı verildi? O kadar insan katledildi. Hiç mi bir hakları yok? Bu mücadelenin amacı haklarını talep etmeleridir. Önderliğimiz ne istiyorsa biz de onu istiyoruz” şeklinde konuştu.    Yabancı, dil ve kültürel hakların tanınması gerektiğini vurguladı. PKK'nin ateşkes kararına dikkati çeken Yabancı, adım atması gereken tarafından karşı taraf olduğunu vurguladı. Yabancı, "Meclisi ve bu konunun muhatapları üstüne düşene yapmalı. Şuana kadar ne cumhurbaşkanından ne devletten samimi bir adım atılmadı. Bu sorunun çözümü için bir adım bekliyoruz" diye kaydetti.    ‘MEDYA SÜRECİ PROVOKE EDİYOR’   Abdullah Öcalan’ın savaşın durması için tarihi bir rol üstlendiğini vurgulayan Mesut Kılıç, "Kürtler, Türkler, tüm dünya halkları için rol oynadı. Yaptığı çağrıyla Kürtlerin savaş istemediğini bir kez daha gösterdi. Sayın Öcalan’ın mesajını destekliyorum. Türk medyası bu süreçte Kürt halkının kafasını karıştırmak istiyor. Kürt halkının ‘teslim’ olduğunu söyleyerek, süreci provoke ediyor. Partimiz bu sorulara cevap olmalı ve süreci aydınlatmalı. Bu sürecin kalıcı bir barışa vesile olacağını umut ediyorum. Bu süreçte siyasi bütün tutsaklar serbest bırakılmalıdır" ifadelerini kullandı.    'FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜ SAĞLANMALI'   Abdullah Öcalan’ın 50 yıldır fikirleriyle hegemon sisteme karşı bir savaş halinde olduğunu söyleyen Celil Erinfik, "Şimdi bütün dünya Önderliğin (Öcalan) mesajını dinliyor ve yaşatmaya çalışıyor. Bütün herkes Kürtlerin gücünü gördü” dedi. Barışın sağlanmaması halinde Türkiye’nin ciddi risklerle karşı karşıya kalabileceğini vurgulayan Erinfik, "Osmanlı nasıl yıkıldıysa Türkiye için de o tehlike var. Devlet de bu tehlikeyi gördüğü için mecbur kalıp Önderlik ile görüştü. Süreç, herkesten adım atmayı gerekli kılıyor. Devlet bu süreçte adım atarsa hem karşı karşıya kaldığı tehlikeden kurtulur hem de daha da demokratik olur. Devlet demokratikleşmeden Kürtler hiçbir zaman mücadeleden vazgeçmezler. Türkiye’nin atacağı adımlar ekonomik ve siyasi refah sağlar. Devletin Önderliğin şartlarını iyileştirmesi lazım. Bunun için de fiziki özgürlüğünü sağlaması gerekir" şeklinde konuştu.    MA / Heval Önkol