ESKİŞEHİR - “Görüyorum Yanındayım” kampanyasıyla erkek şiddetine karşı kadın dayanışmasını güçlendirmeyi amaçladıklarını belirten Eskişehir Kadın Savunma Ağı üyeleri, "Dayanışma hattı kuralım” dedi.
Ülkede erkek şiddeti artarken, kadınlar toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı mücadele ediyor. 2024 yılında 394 kadın katledilirken, 259 kadın ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Kadın Savunma Ağı, yaşanan tablo karşısında 2024 yılının Kasım ayında "Erkek şiddeti düzenine karşı isyan, direniş, dayanışma! Görüyorum, yanındayım!" başlıklı bir kampanya başlattı.
Kadınlar, kampanya kapsamında yaşadıkları şiddeti görünür kılmayı ve dayanışmayı güçlendirmeyi amaçlıyor. Eskişehir Kadın Savunma Ağı üyeleri Sibel Gündüz Koca, Evren Özcan ve Gülüş Saç, kampanyaya ilişkin konuştu.
KADINDAN KADINA MEKTUPLAR
Patriyarkanın şiddeti her gün yeniden inşa ettiğini belirten Sibel Gündüz Koca, yaşamın farklı alanlarında farklı şiddet türlerinin yaşandığını söyledi. Sibel Gündüz Koca, "Önceliğimiz kadından kadına mektup yazmaktı. Hislerimizi ve yaşadığımız şiddeti eşitleyerek birbirimize mektup yazmaya başladık. Ben de şiddete uğruyorum arkadaşlarımızın hepsi şiddete uğruyor. Mektup kampanyamız 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne kadar devam edecek. Buna dair bir de ‘Merhaba’ diye bir şarkımız var. Bildirilerimiz ‘Merhaba nasılsın?’ diye başlıyor. Bu bildirileri bir zarfa koyup ülkenin bütün kadınlarına göndersek; kendini güçlü ve iyi hissedecek milyonlarca kadın var. Kadınlar, @goruyorumyanindayim instagram sayfasından takip ederek, oradan bize ulaşarak veya Kadın Savunma Ağı sosyal medya (@kadinsavunmasi) hesaplarından kampanyamıza destek verebilirler” diye belirtti.
‘DEVLETİN AİLESİ ÖLÜM YERİ’
Şiddetin tırmandırıldığı bir dönemin yaşandığını söyleyen Evren Özcan da, 2025’in “Aile Yılı” olarak ilan edilmesine dikkati çekti. Kadın, çocuk ve LGBTİ’lerin özellikle aile ortamında şiddete maruz kaldığını dile getiren Evren Özcan, "Devletin 'aile' dediği yer; bizler için birer ölüm yerleri haline geldi. Kürt kadınların mücadelesi var, Cumartesi Anneleri’nin geleneği var. Bunların hepsi mirasımız, bizim de direniş ortaklarımız. Kadınlar olarak sadece bağırmıyoruz birbirimizleyiz. Artık birbirimizi korumaya alıyoruz. Çünkü bu toplumda devlet, hukuk, siyasi aktörler bizi korumayacak, böyle bir beklentimiz de yok” dedi.
‘ÖZSAVUNMA HATTI KURULMALI’
Eskişehir Kadın Savunma Ağı'nın bir diğer üyesi Gülüş Saç ise, şunları belirtti: "Özel olanın, kişisel olanın aslında kişisel olmadığını, özel olmadığını, toplumsal olduğunu ve bir ortaklık kurulması gerektiğini düşünüyoruz. Özel olan deneyimlerimiz. Bir savunma hattı oluşturmaya çalışıyoruz. Savunmadan anladığımız şey sadece bedensel bir savunma değil, duygusal bir öz savunma. Bu duyguları tek başımıza, kişisel alanımızda yaşamak zorunda değiliz. Bir araya gelelim, bir duygusal özsavunma, bir dayanışma hattı kuralım ve yan yana gelelim istiyoruz.”