HABER MERKEZİ - Kayyım atanan Wan Büyükşehir Belediyesi'ne sanal medya hesaplarında tepki gösteren siyasetçi ve kurum temsilcileri, darbelere boyun eğmeyeceklerini kaydetti.
Wan Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasına dönük tepkiler artıyor. Birçok siyasetçi, sivil toplum örgütü temsilcisi ve aydın kayyım atanmasına tepki gösteri.
Sanal medyadan yapılan tepkilerden bazıları şu şekilde:
* Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar: "Gaspçı ve darbeci rejim kaybedecek. Wan'da Kürt halkının iradesi bir kez daha gasp edilmiştir. Darbeci zihniyet demokrasi ve hukukun üstünlüğünü bir kez daha ayaklar altına almıştır. Dikta rejimi Kürt düşmanlığını bir kez daha gözler önüne sermiştir. İrade gaspını bir yönetim tarzı haline getiren bu talan düzeni, Kürt halkının kazanımlarına saldırarak var olmaya çalışmaktadır. Lakin Kürt halkı tarihin hiçbir dönemecinde geri adım atmadı, atmayacak. Kaybeden talancı, tekçi ve despotik rejim olacak. 12 Eylül darbeci kültürünü kayyım politikasıyla sürdüren ve yargı eliyle Kürt halkına tuzaklar kuran AKP iktidarı eninde sonunda gasp ettiği iradeye yenik düşecek. Bu soyguncu yönetimin kumpasları Kürdistan'daki özgürlük umudunu asla kıramayacak."
* Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş: Van Büyükşehir Belediyemize yapılan gece yarısı darbesi, halkın iradesine karşıdır. Belediye binasının basılması, insanların üzerine gaz bombaları ve plastik mermilerle saldırılması, çocukların, yaşlıların darp edimesini ve insanların hukuksuzca gözaltına alınmasını kabul etmiyoruz; etmeyeceğiz. Bu hukuksuzluk karşısında hepimiz dimdik ayaktayız, darbelere boyun eğmeyeceğiz, haklı mücadelemizi savunacağız. Van halkı yalnız değildir bunu bilesiniz. Belediyeler kayyımcı, gaspçı zihniyetin değil, onu emeği ile ören halkındır!"
* Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Serra Bucak: "Van’ın iki güzel, onurlu ve seçilmiş belediye eşbaşkanı var! Van onları hep böyle görecek! Peki siz kimsiniz sahi? Siz kimsiniz? Gelo hûn kî ne?"
* Ekonomist Nesrin Nas: "Seçim kazanmak suç, kent uzlaşısı suç, DEM ve CHP yan yanalığı suç, cumhurbaşkanı adayı olmak suç… Bu suçların ceza kanununda yeri var mı? Yok! Türkiye bir hukuk devletidir ezberini sürekli tekrar eden iktidar mensuplarının bu umurunda mı?"
* Barış Akademisyenleri: Diğer bütün kayyum uygulamalarında olduğu gibi Van Büyükşehir Belediyesine kayyum atanması da hukuksuzdur, seçimini açıkça ortaya koyan Van halkının iradesinin gaspıdır. Kayyum uygulamasına son, tüm gözaltılara özgürlük!"
* KESK Genel Merkezi: Ülke olarak güne ne yazık ki yine bir kayyum darbesi ile uyandık. Bir kez daha en demokratik haklardan olan seçme seçilme hakkı gasp edilmiş. Siyasal iktidar demokrasinin varlığının temel koşulu olan halk iradesine saygı duymak yerine, yine kayyum politikasına sarılmıştır. Biliyoruz ki, kayyum politikası ülkede demokrasiden, barıştan, emekten yana olan herkese verilmiş bir gözdağıdır. Kimsenin kendini halkın iradesi ve yargının yerine koyma hakkı yoktur. Bu durum rejimin temel bir özelliği haline gelse de demokrasiye yapılan darbeleri kabul etmedik, etmeyeceğiz. Halk iradesine vurulan bu darbeden derhal vazgeçilmelidir."