AMED - GÖÇ-DER, Abdullah Öcalan'ın yaptığı çağrının topraklarını terk etmek zorunda kalanlar için "umut ışığı" olduğunu belirterek, geri dönüşler için adım atılması gerektiğini vurguladı.
Mezopotamya Göç İzleme ve Araştırma Derneği (GÖÇ-DER), Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”na ilişkin dernek binasında basın toplantısı düzenledi. Açıklamanın Türkçesini GÖÇ-DER Eşbaşkanı Mediye Alkan, Kürtçesini ise Eşbaşkan Murat Sarı okudu.
Abdullah Öcalan’ın yapmış olduğu çağrının barışın ve demokratik siyasetin inşası ile birlikte tarihsel bir dönüm noktası olduğunu belirten Mediye Alkan, “Sayın Abdullah Öcalan’ın çağrısında değindiği tüm noktalar onlarca yıldır devam eden çatışmaların sona erdirilmesi ve barış temelinde halkların ortak geleceğinin inşa edilmesi ve şekillendirilmesi doğrultusunda tarihi bir çağrıdır. Sayın Abdullah Öcalan tarafından yapılan bu çağrının yaşamsallaşması ve pratiğe geçirilmesi açısından söz konusu sürecin barış temelli bir çözüm yolunun güçlenmesi açısından gereken koşulların oluşturulması gerekmektedir. Çağrı neticesinde başlayan bu sürecin etkin bir aktörü olarak önü açılmalıdır” diye belirtti.
Sürecin muhataplarının gerekli hukuki koşulları şeffaf ve demokratik değerler içerisinde sağlaması gerektiğini ifade eden Mediye Alkan, demokratikleşme için gerekli hukuki düzenlemelerin yapılmasının zaruri olduğunu vurguladı. Çağrının tüm bu acılı süreçlerde topraklarını terk etmek zorunda kalan yüz binlerce insan açısından da umut ışığı olduğuna işaret eden Medine Alkan, şöyle devam etti: “Barış ve demokrasi sürecinin inşa aşamalarından biri de tartışmasız bir şekilde zorla yerinden edilen Kürt halkının Sayın Abdullah Öcalan’ın yapmış olduğu çağrı ile başlayan bu süreçte kopmaz bağlar ile bağlı oldukları kadim topraklarına dönebilme yollarının açılmasıdır. Bu doğrultuda gereken adımların ivedi bir şekilde atılması gerekmektedir. Bu tarihsel süreçte barışın ve demokratik siyasetin inşası ve insan haklarının gereği olarak sürece ilişkin adımların bir an önce atılarak demokratik siyaset ve hukukun gereklerinin bir an önce yerine getirilmesini talep ediyoruz. Barışın ve ortak geleceğin inşası, Türkiye’nin demokratikleşmesi ve barış sürecinin sekteye uğramaması için tüm kamuoyunu ve yetkili mercileri bu çağrıya kulak vermeye davet ediyoruz.”
Açıklama alkışlarla son buldu.