ADANA - Adana'da avukatlar, gözaltında tutulan meslektaşları Sergen Nisanoğlu'nun açlık grevinde olduğuna işaret ederek, baronun sessizliğine tepki gösterdi.
Adana'da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına karşı yapılan eylemlere katıldıkları gerekçesiyle EMEP MYK üyesi Halil İmrek, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi Sergen Nisanoğlu, SYKP üyesi Eser Çapar, HDK üyesi Ramazan Şancı, Umut Özşimşek, Hakan Çayan ve Ömer İmen ile ismi öğrenilemeyen 10 kişi 22 Mart'ta yapılan ev baskınlarında gözaltına alındı. Gözaltı süresi 2 kez uzatılırken, Nisanoğlu’nun yaşadığı hukuksuzluğa karşı açlık grevinde olduğu belirtildi.
Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, Adana Adliyesi önünde açıklama yaptı. ÇHD'den Cemre Topal, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un “Yargı bağımsızıdır” sözlerine işaret ederek, gözaltıların hukuki değil siyasi saiklerle yapıldığını kaydetti. Cemre Topal, "Adana’da, yargının siyasete müdahalesini protesto eden yurttaşlara yönelik gözaltılar ve saldırılar, hukuksuzluğun geldiği noktayı bir kez daha göstermiştir” dedi.
Avukat Ümit Büyükdağ, gözaltı sürecinde yaşanan hukuksuzluklara işaret ederek, "Adalet Bakanının haftada 5 kez ‘yargı bağımsızdır’ açıklamalarının gerçekle ilişkisi olmadığını açıkça göstermektedir” dedi.
BAROYA TEPKİ
“Meslektaşının yanında olmayan baro çürümüştür” diyen avukat Sergen Cem, "Benim sözüm kolluk kuvvetlerine ve savcılara değil, açlık grevindeki meslektaşının yanında durmayan Adana Barosu'na. Baro Başkanı yukarıda kapalı kapılar ardında toplantı yapamaz. Meslektaşları gözaltındayken dışarıda duramaz. Volkan Böke ve yönetim kurulu, Adana Barosu’nu çürütüyor" diye kaydetti.
'HUKUKİ DEĞİL SİYASİ'
Adana Barosu eski Başkanı Mengücek Gazi Çırtık, yargının iktidarın talimatıyla hareket ettiğini belirtti. Çırtık, "Bugün ne anayasa ne yasalar uygulanıyor. Yurttaş hangi toplantıya katılacağını saraya sormak zorunda değildir. Avukatlık yasası çok açıktır. Meslektaşına yönelen hak ihlallerine karşı baro yönetimi görevini yapmalıdır" dedi.
Avukat Tugay Bek ise, "Her gün bize 'öğleden sonra adliyeye çıkarılacak' deniyor. Evraklar tamamlandı, ifadeler alındı ama son anda yukarıdan bir emirle gözaltı süresi uzatılıyor. Bu keyfiyete, bu hukuksuzluğa karşı herkesi yargıya sahip çıkmaya davet ediyoruz" diye kaydetti.