WAN - Ramazan ayını ekonomik krizin gölgesinde geçiren yurttaşlar, geçim derdinden kaynaklı misafir ağırlayamayacak durumda olduklarını belirtti.
Ekonomik kriz ramazan ayı sofralarını olumsuz etkiliyor. Wan'daki yurttaşlar, krizin ağır yükünü omuzlarında hissediyor. İstanbul Belediyesi'ne yönelik operasyonun tetiklediği döviz kurlarındaki yükseliş ise yeni bir kriz endişesi dalgasını beraberinde getirdi. Kent sakinleri, ekmek almakta dahi zorlanır hale geldiklerine işaret etti.
Sorunların çözümü için bir an önce seçime gidilmesi gerektiğini söyleyen İkram Yılmaz, "Ramazan ayındayız, iftar sofrasına güzel yemekler olsun istiyoruz, ama alamıyoruz. Emekliyim 14 bin TL maaş alıyorum, bu parayla nasıl geçinebilirim ki? Bırakın güzel yemeği, insanların çoğunda, evine ekmek dahi götürecek parası yok. Bunların hepsinin iktidardan kaynaklıdır. Artık insanların dayanacak gücü kalmadı. Bizim tek istediğimiz biran önce erken seçimin olması ve iktidarın gitmesidir. Bu ülkede sadece iktidarın yandaşı olan insanlar rahat yaşayabiliyor. Onlara oy vermeyen onları desteklemeyen insanlar, fakir fukaralık çekiyor. Bütün sorunların çözümü AKP'nin iktidardan gidişidir; onlar giderse her şey çözülecek ve çözüme kavuşacaktır" ifadelerini kullandı.
'SADECE BAKMAYA GELİYORUZ'
Pazara gelip eve eli boş döndüğünü dile getiren yurttaşlardan Hanım Eliş, "Pazara geldim, hiçbir şey alamadan gidiyorum, alacak durumum yok. Kirada oturuyorum, evde 8 nüfus var, sadece bir çalışan oğlum var, o bakıyor. O da yetişemiyor hangi birimizin masrafına yetişsin ki. Neye baksak fiyatlar çok pahalı biz de sadece bakmaya geliyoruz. Bu durum nereye kadar devam edebilir ki? Biran önce çözülmeli insanlar çok zor durumda" diye konuştu.
Evine bir kilogram domates dahi alamadığını söyleyen Abdurrahman Taşkın, "Ramazan ayındayız, orucuz, iftarda güzel yemekler olması gerekirken bizler iftarda neredeyse her gün sadece pirinç yiyoruz. Her gün farklı farklı yemekler yemek istiyoruz, ama param almaya yetmiyor. Bir kilo domates 100 TL olmuş. Ne kendimizi ne evimi geçindirebiliyorum. Temennimiz biran önce bu krizlerin bitmesi ve insanların rahat bir nefes almasıdır" diye belirtti.
'İNSANLAR GEÇİNEMİYOR'
Derinleşen ekonomik kriz ve fiyat artışlarına tepki gösteren yurttaşlardan Abdulrezak Baynak, "Her yıl diğer yılı arar oluyoruz. Şuan bir kilogram ettin fiyatı 700-800 TL olmuş. Kaç kişi bu etti alabilir ki? Bugün asgari ücretli veya emekli maaşı alan bir insan nasıl geçinecek? İnsanlar çok kötü durumda. Ramazan ayındayız insanlar oruç tutuyor; ocaklarda güzel yemekler pişmesi gerekirken artık insanlar kuru ekmek götürmekte bile zorlanıyor. Bu sorunların üstesinde gelmek için birlik beraberlik içinde olmalıyız" dedi.
Rıdvan Yürük, "Önceki Ramazan aylarında evimize istediğimiz her şeyi götürüyorduk. Ama şimdi değil istediğimiz her şeyi, neredeyse hiçbir şey götüremez duruma geldik. Önceden kilolarca et götürürken şuan ise gram bazında götürüyoruz. İftar ve sahur vakitlerinde kahvaltılıklarla idare ediyoruz. Biz artık marketlerin önünden bile geçemiyoruz. Fiyatlar çok pahalı, neredeyse her gün her şeye zam geliyor ve insanlar evlerine ekmek götüremiyor. Bu gidişat böyle devam edemez" şeklinde konuştu.
'HİÇBİR ŞEY ALAMIYORUZ'
Semt pazarına 500 TL ile gelip bir şey alamadığını anlatan Kamile Kara, önceki yıllarda 500 TL ile birçok şey aldıklarını, fakat şimdilerde tek bir meyve bile alamadıklarını ifade ederek, şöyle konuştu: "Fiyatlar çok pahalı sabahtan beri dolaşıyorum istediğim bir şeyi alamadım. Artık karın tokluğuna bakıyoruz. Önceden geldiğimizde istediğimiz her şeyi alabiliyorduk, aylık erzak evimize götürüyorduk, ama şimdi öyle bir imkan söz konusu değil. Torunlarım benden onlara ayakkabı almamı istediler, fiyatlara baktığımda bütçem yetmediği için alamadım. Artık insanlar bir şey alamaz durumda, ekonomik kriz her geçen gün artıyor, bu durumun düzelmesini temenni ediyoruz."
'SOFRAMIZDA KESTANE BALI YOK AMA İKTİDARINKİNDE VAR'
Peynir dahi alamadığını ifade eden yurttaşlardan Ömer Dolaz, şunları söyledi: "İftar ve sahur yapıyoruz, ama manda yoğurdu ve kestane balı yiyemiyoruz. Bunlar bizim soframızda yok, ama iktidarın sofrasında var. Onları geçtim sıradan bir peyniri bile alacak gücümüz yok artık. Bir kilo patlıcan 180 TL olmuş. Önceki Ramazan aylarında neredeyse istediğimiz her şey vardı soframızda, ama şuan da hiçbir şey yok. Ülkenin ekonomisi ortada her gün gözümüzü zamlarla açıyoruz. Hiçbir şekilde denetim yok. Devlet hiçbir şekilde ekonomiyi düzeltme adına bir şey yapmıyor. Şuan altta kalanın canı çıksın modundalar."
'MİSAFİR ÇAĞIRMAKTAN ÇEKİNİYORUZ'
Yaşanan ekonomik krizin mevcut iktidardan kaynaklı olduğunu belirten yurttaşlardan Haydar Kara, şöyle devam etti: "Emekli maaşı alıyorum, ama geçinemiyorum. Ramazan ayındayız eve bir şeyler almak, güzel yemekler almak istiyorum, ama alacak param yok. Önceki Ramazanlarda evimize gönül rahatlığıyla misafir davet ediyorduk, ama şimdi eve kimseyi çağıramıyoruz. Hayat çok pahalı, ekonomik kriz çok derin, insanların alım gücü yok. Biran önce bu sorunların bitmesini talep ediyoruz. Biran önce seçim yapılmalı ve mevcut iktidar gitmelidir."
İnsanların evine kuru ekmek dahi götüremediğini belirten Sabri Kaya ise, şunları söyledi: "Önceki yıllarda evimize erzak alırken torba şeklinde götürüyorduk, ama şuan değil torba, bir poşet götürmekte zorlanıyoruz. Bazı insanlar var, az da olsa evine bir şey götürebiliyor, ama evine kuru ekmek dahi götüremeyen insanlar var. İnsanlar belki yılda bir et yiyebiliyor, o da bayramdan bayrama. İnsanlar artık tavuk etini dahi alamıyor. Evdekiler patlıcan almamı istemişti, gittim manava, fiyatını sordum, 180 TL, alamadan geri döndüm."
MA / Bilal Babat - Mazlum Engindeniz