HABER MERKEZİ - 12 Eylül askeri darbesinin 45'inci yıl dönümü dolayısıyla yapılan açıklamalarda, darbe döneminde kurulan kurumların kapatılması ve yeni bir demokratik anayasa hazırlanması çağrısı yapıldı.
İnsan hakları ve demokratik kitle örgütleri, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 45'inci yıl dönümü dolayısıyla birçok kentte açıklama yaptı. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, Taksim'de bulunan eski TRT Radyosu binası önünde açıklama yaptı. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Emek Barış ve Demokrasi Güçleri ile Cumartesi Anneleri açıklamaya katıldı.
Açıklamada, “12 Eylül darbesinin 45. yılında darbelere karşı demokrasiyi savunuyoruz” pankartı açıldı. İHD İstanbul Şubesi Başkanı Jiyan Tosun, 12 Eylül uygulamalarını hatırlatarak, söz konusu işkence, idam ve tehditlerin Kürt sorununun daha da derinleşmesine neden olduğuna işaret etti. Jiyan Tosun, darbe sonrası ülkeyi yöneten hükümetlerin de aynı politikalarda ısrar ettiğine işaret ederek, "Meselenin çözümü konusunda 2024 yılı Ekim ayında başlayan süreçte aradan geçen bir yılda PKK kendini fesih kararı almış, sembolik olarak silahların imhası töreni düzenlenmiş olmasına rağmen, devletin güvenlikçi yaklaşımından halen ciddi değişimin olmadığını görmekteyiz. ‘Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun kurulması ve Kürt meselesinin TBMM çatısı altında konuşulup çözüm aranması oldukça önemlidir. Kurulan komisyonun yasal güvenceye alınması, Uluslararası Çatışma Çözümü deneyimleri ve BM silahsızlanma ve Geçiş Dönemi Adaleti ilkelerine uygun mekanizmaların kurulması barışın inşası için oldukça önemlidir” dedi.
KAYBETTİRİLENLER VE 5 NOLU CEZAEVİ
AKP’nin "darbecilerin çizdiği sınırları aşmadığını" söyleyen Jiyan Tosun, yapılan yargılamaların ise “göstermelik” olduğunu ve faillerin suçlarının gözardı edildiğini kaydetti. Jiyan Tosun, "İşlenen insanlığa karşı suçları göz ardı eden bu göstermelik yargılamada, işkence ile öldürülenlerin hesabı sorulmadı, gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır, Mahmut Kaya, Hüseyin Morsümbül, Nurettin Öztürk, Zeki Altunbaş, Hayrettin Eren, Nurettin Yedigöl, Süleyman Cihan, Mustafa Hayrullahoğlu, Maksut Tepeli ve idam edildikten sonra bedenleri kaybedilen İlyas Has ve Veysel Güney için adalet arayışına dahi girilmedi. 12 Eylül zihniyetinin yarattığı 90’lı yıllar kâbusu ve 12 Eylül 1994 günü Kenan Bilgin’in kaybedilmesi ile darbe arasında bir bağ kurulmadı. 12 Eylül döneminde ağır insanlık suçlarının yaşandığı Diyarbakır Hapishanesi’nin Hafıza Müzesi olması talepleri halen karşılanmış değil” diye belirtti.
TALEPLER
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve CHP’li belediyelere yönelik operasyonlara dikkati çeken Jiyan Tosun, "Darbeleri önlemek için yapılması gereken bellidir. Darbe kurumlarını kapatmak, hak ihlallerine neden olan yasaları tüm sonuçları ile ortadan kaldırmak. Darbecileri ve darbe sürecinde işlenen suçları cezalandırmak, darbe nedeniyle doğan zararların giderimini de kapsayacak şekilde onarıcı adaleti sağlanmalı. Hak ve özgürlükleri evrensel ölçülerde genişletmek ve baskıdan kurtarmak, demokratik ve özgürlükleri esas alan yeni bir anayasa yapılmalı” taleplerini sıraladı.
HATAY
İHD İskenderun Şubesi, konuya ilişkin şube önünde açıklama yaptı. Açıklamayı yapan İHD İskenderun Şube Sekreteri Mustafa Anlar, darbe karşıtı olduğunu öne süren iktidarı, 12 Eylül ve sonrasında yaşanan darbelerle hesaplaşmaya çağırdıklarını söyledi.
İHD Hatay Şubesi Eşbaşkanı Mürsel Tonguç Salmanoğlu da konuya ilişkin şubede binasında açıklama yaptı. Darbeleri önlemek için gerekenin darbe kurumlarını kapatıp, hak ihlallerine neden olan yasaları tüm sonuçları ile ortadan kaldırmak olduğunu söyledi.
İSTANBUL
İstanbul'da 78'liler Girişimi öncülüğünde Taksim'de bulunan Kazancı Yokuşu'nda açıklama yapıldı. Açıklamaya çok sayıda siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. "12 Eylül darbesiyle hesaplaşıyoruz, darbecilerle toplumsal suç ortaklığını reddediyoruz" pankartının açıldığı eylemde, "Darbeciler yargılansın", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı. Burada açıklama yapan İHD üyesi Nimet Tanrıkulu, 12 Eylül darbesini yapanların amaçlarının demokratik şal altında darbe rejimini kurumsallaştırmak olduğunu ifade etti. Darbenin Amerikan merkezli Soğuk Savaş ürünü bir devletin anlayışı olduğunu dile Nimet Tanrıkulu, darbenin demokrasi ve özgürlük fikirlerinin geliştiği 1970'lerde Türkiye solu, Kürt halkının yurtsever devrimci kesimleri ve bizim kuşak olmak üzere, toplumu siyaseten itiraz eden, düşünen devrimci halk kesimlerini iç düşman kabul ettiğini dile getirdi.
Darbeyle devlet-toplum ilişkisinin toplum aleyhine tamamen bozulduğunun altını çizen Nimet Tanrıkulu, "Darbecilerle hesaplaşmayı beceremeyen bir toplum, darbe üstüne darbe yemeye mahkûmdur. Türkiye toplumu yıllar ve yıllardır kararan vicdanıyla yüzleşsin, kararan vicdanlar aydınlansın istiyoruz. Darbecilerle toplumsal suç ortaklığını reddedelim" dedi.
'KAYYIM DARBE UYGULAMASIDIR'
Açıklamada konuşan Özgür Kadın Hareketi'nden (TJA) Sebahat Tuncel, darbeyle yüzleşilmediğini belirterek, "Devlete 12 Eylül darbesiyle yüzleşmesi çağrısında bulunuyoruz. Bu yüzleşme olmadığı için 12 Eylül uygulamaları devam ettiriliyor. Örneğin kayyım uygulaması darbe uygulamasıdır. Sadece 12 Eylül darbe anayasasını kabul etmiyoruz denilerek darbeye karşı olunmaz. Devlet dediğin ciddiyet ister. Eğer bunu kabul etmiyorsan darbenin çıkarttığı bütün sonuçların ortadan kaldırılması gerekir" ifadelerini kullandı.
MÊRDÎN
Demokratik Kurumlar Platformu ile Mêrdîn 78'liler Hareketi Mêrdîn'in Qoser (Kızıltepe) ilçesinde açıklama yaptı. Sivil toplum örgütleri ile siyasi parti temsilcilerinin katılımıyla Özgürlük Meydanı'nda yapılan açıklamada, "Karanlık zindanları aydınlatanlara bin selam", "Kalıcı barış ve demokratik toplum için 12 Eylül darbesi ile yüzleşilmeli" pankartı açıldı, "Bijî berxwedana zîndana", "Şehîd namirin" ve "İnsanlık onuru işkenceyi yenecek" sloganları atıldı.
Açıklamada konuşan DEM Parti Qoser İlçe Eşbaşkanı Halit Karahan, 12 Eylül'de yaşananları hatırlatarak, darbenin etkilerinin sürdüğünü söyledi. Ortak açıklamayı yapan DEM Parti Mêrdîn İl Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz kalıcı barış için Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması gerektiğini vurguladı. 78'liler Hareketi adına söz alan Arif Turgay, yaşamını yitirenleri anarak mücadelelerine sahip çıkacaklarını belirtti.
FERHAT KURTAY ANILDI
Açılamanın ardından Amed 5 No'lu Cezaevi'nde işkenceye karşı bedenlerini ateşe vererek tarihe Dörtler olarak geçen PKK'nin öncü kadrolarından olan Ferhat Kurtay'ın Çeçen Mezarlığı'ndaki mezarı ziyaret edildi. Mezarlığa yürüyen kitleyi polis engellemek istedi. Ancak kitle kurulan polislerini "Şehît namirin" sloganlarıyla aşarak mezarlığa yürüdü. Kurtay'ın mezarı başında yapılan saygı duruşunun ardından konuşan MEBYA-DER Mêrdîn Eşbaşkanı Makbule Ökmen, "12 Eylül sonrası birçok arkadaşımız katledildi. Direnen arkadaşlarımız bu mücadelenin öncüleri oldu. Onların mücadelesi önünde saygı eğiliyorum. Onların mücadelesini büyüteceğiz. Korkunun duvarlarını yıktılar. Onları unutmadık ve unutmayacağız" ifadelerini kullandı.
Ferhat Kurtay'ın ablası Rabia Kurtay da "Şehitlerin önünde saygı ile eğiliyorum. Onlar olmasa bugün burada olamazdım. Bitiremediler ve bizi bitiremezler" dedi.
RIHA
Riha 78’liler Hareketi, 12 Eylül Darbesi’nin yıl dönümüne dair basın açıklaması gerçekleştirdi. Riha’nın merkez Haliliye ilçesine bağlı Novada Parkı’nda gerçekleştirilen açıklamada, “Darbeye karşı halk iradesini ve demokrasiyi savunuyoruz. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” yazılı pankart açıldı. Açıklamaya DEM Parti ve DBP Riha İl Örgütleri, Tevgera Jinên Azad, DEM Parti Hukuk Komisyonu Eşsözcüsü Sevda Çelik Özbingöl, Riha Emek ve Demokrasi Platformu ve çok sayıda yurttaş katıldı. Açıklamada Riha 78’ler Hareketi adına açıklamayı Vahit Akgün okudu.
Vahit Akgün, "Devlet ve toplum ilişkilerinde dengenin tamamen toplum aleyhine bozulduğu, yurttaş karşısında devletin yüceltildiği ve kutsallaştırıldığı bir durum ortaya çıktı. Darbecilerle toplumsal suç ortaklığını reddedelim! Darbecilerle hesaplaşmayı beceremeyen bir toplum, darbe üstüne darbe yemeye mahkûmdur. Türkiye toplumunun yıllar ve yıllardır kararan vicdanı aydınlansın!" diye konuştu.
Açıklama alkışlarla sona erdi.
MERSİN
Mersin’de ise Özgür Çocuk Parkı’nda Mersin 78’liler Hareketi öncülüğünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinin de destek verdiği açıklamada, “12 Eylül darbesini unutmadık” ve “12 Eylül faşist darbesi uygulamalarının etkisi sürüyor” pankartı açıldı. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler için saygı duruşu ile başlayan açıklamada konuşan Mersin 78’liler Hareketi temsilcisi Nejdet Kılıç, 12 Eylül’ün üzerinden geçen 45 yıla rağmen darbenin hukukunun ve zihniyetinin sürdüğünü belirtti. Darbecilerin yargılanması için yürütülen mücadelenin sonuçsuz bırakıldığına dikkati çeken Kılıç, “Anayasa’nın Geçici 15’inci Maddesi’nin kaldırılması önemli bir kazanım oldu ama darbecilerin gerçek anlamda yargılanması sağlanmadı. Bugün hala darbe anayasası, siyasi partiler ve sendikalar kanunu gibi yüzlerce yasa yürürlükte. 12 Eylül rejimi reforme edilemez, ancak külliyen tasfiye edilmelidir. Darbecilerin inşa ettiği ulusal güvenlik devleti anlayışı demokrasi ve özgürlük düşüncesini düşman ilan etti. Bizim görevimiz darbecilerle toplumsal suç ortaklığını reddetmek ve onlarla hesaplaşmaktır” diye konuştu.
Açıklama, “Faşizme karşı omuz omuza” ve “Kahrolsun faşizm, yaşasın sosyalizm” sloganları ile sona erdi.