ANKARA - "Kürtçe, bilinmeyen bir dil değildir milyonlarca Kürt'ün anadilidir” diyen ANKA-DER’den Doğan Şenses, anadilin önündeki engeller kaldırılıp dilin korunması ve ilerletilmesine yönelik adımlar atılmasını istedi.
Kürt sorununa dönük tartışmaları "Kürtçenin önündeki engeller" ekseninde değerlendiren Anka Dil Kültür Sanat Derneği (ANKA-DER) Yönetim Kurulu üyesi Doğan Şenses, dilin toplumdaki bireylerin birbirleriyle anlaşmaları, kaynaşmaları, uyum içinde yaşayabilmeleri ve birikimlerini gelecek kuşaklara aktarabilmeleri için önemli bir yere sahip olduğunu söyledi. "Her canlı varlık birileri ile iletişim kurabilmek ister ve bunun yolu da dildir" diye devam eden Şenses, insanın dilin esasları üzerine toplumsallaştığının altını çizdi.
'DİLİN KÜRTLER AÇISINDAN ÖNEMİ
Dilin Kürtler açısından öneminin çok büyük olduğunu ifade eden Şenses, Kürtlerin dünya genelinde 40 milyona varan nüfusa sahip bir halkın statüsüz olduğunu ve 4 ayrı ülkede farklı dilleri konuşmaya zorlandıklarını söyledi.
Kürtlerin de buna karşı özlerini ve varlığını korumaya çalıştığını söyleyen Şenses, bu nedenle Kürtlerin dil mücadelesi verdiğini dile getirdi.
'GENÇLERİN BİLİNCİ 45 YILLIK MÜCADELE İLE AÇIĞA ÇIKTI'
Kürdistan'da yaşayan çocukların Türkçe öğrenme ve konuşmaya mecbur bırakıldığını da belirten Şenses, bunun da Kürtçenin asimilasyona uğratılması ile alakalı olduğunu vurgulayarak, "Devletin asimilasyonunun da dışında, medyada da Kürtçe diline karşı saldırılar vardır. Buna rağmen Kürt gençleri arasında ulusal bir bilinç de var. Bu bilinç; 45 yıldır verilen mücadele ile açığa çıktı. Kürtçe bilenler var, ama yeterli düzeyde değil" diye konuştu.
'KÜRTÇE RESMİ EĞİTİM DİLİ OLAMLI'
Kürtçe dilinin resmi eğitim dili olması gerektiğine vurgu yapan Şenses, Kürtçenin resmi eğitim dil aşamasına gelmediği taktirde kaybolacağı uyarısında bulunarak, "Bu teknolojik çağda, dili korumak daha da zorlaştı. Statüsü olmayan bazı halkların dilli kaybolmaya doğru gidiyor. Çok dilliliğin de kaybolduğu bir dönemde, Kürtçe dili statüye kavuşmazsa hızla kaybolabilir. Bunun için Kürtçenin resmi eğitim dili olması gerekiyor. Olmalı ki çocuklar önce kendi anadillerini öğrensinler. Kürtçenin sadece eğitim dili olması da nihayetinde yetmeyecek. En sonunda bu dil ile çalışabilmeleri ve yaşayabilmeleri de gereklidir. Yine meslek alanlarında da Kürtçe dilinin konuşulması gerekir" şeklinde konuştu.
'BİLİNMEYEN DİL, SÖYLEMİ ORTADAN KALKMALI'
Kürt sorununun çözümünün anadilde geçtiğine dikkat çeken Şenses, "Bu süreçte yine Kürtlerin hakları ve talepleri tartışılıyor. Bu sorunların çözülmesi de Kürtlerin anadiline bağlıdır. Kürtçe dilinin çalışanları ve gönüllüleri olarak bu noktada önemli bir politika inşa etmeli ve devletin anadil eğitimi önüne koyduğu bütün engelleri ortadan kaldırmalıyız. Her şeyden önce de Kürtçe diline bakış açısının değiştirilmesi ve 'Bilinmeyen bir dil' söyleminin de ortadan kaldırılması gerekir. Kürtçe, bilinmeyen bir dil değildir milyonlarca Kürt'ün anadilidir. Anadilin önündeki engeller kaldırılıp dilin korunması ve ilerletilmesine yönelik yasalar ve çalışmalar yapılmalıdır."
ANADİLE SAHİP ÇIKMA ÇAĞRISI
Şenses, tüm asimilasyon yöntemlerine karşı halkın kendi anadiline sahip çıkması gerektiğini de belirterek, şöyle devam etti: "Halk bu çalışmalara sahip çıkmazsa; birkaç gönüllü ve çalışan ile bu çalışmalar ilerleyemez. Ankara'da derneğimiz ANKA-DER vardır. Toplumun her kesiminden insanlar da geliyor, fakat yetmiyor. Bizler ne kadar artarsak o kadar iyidir. Çünkü İç Anadolu’da milyonlarca Kürt yaşıyor. Bu nedenle her Kürt genci, dilinin mamostesi olmalı."